BU ŞEHİR KİRLENİRSE ÖNÜNE GEÇEMEYİZ

Çalışan gazeteciler günü nedeniyle Esgündem26’yı ziyaret eden CHP Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer Ayşe Kaytan Uçak ve Soner Uçak’ın sorularını yanıtladı.

Bu şehir bir kirlenirse durduramayız

Hocam öncelikle termik santral ile ilgili görüşlerinizi alalım…

Termik santral Eskişehir için bir son değil bir başlangıçtır kirlenmenin başlangıcıdır. Şehrimiz temiz havalı şehirlerarasında ilk 7 arasında. Bu bir değerdir bu değeri rantsal amaçlar doğrultusunda yok etmenin hiçbir mantıki ve vicdani açıklaması olamaz. Bakın Alpu diyorlardı şimdide sevinç köyü var. Sevinç köyünü de yaşanmaz hale getirecekler. Ve bunun için ÇED raporu bile istenmiyor. Koruma alanı olup olmadığı ve tarım alanı olup olmadığına dair cevap verilmemiş. Kim vurduya getirip kararı çıkaracaklar. Geçtiğimiz gün vali bey tarım koruma kurulunu toplamış. Ben o oylamada Osmangazi Üniversitesinin nasıl olumlu oy verdiğini anlayabilmiş değilim. Burada hükümete yaranmanın bilim insanını bu noktaya taşıması çok ama çok vahim bir durum. Akademisyenlerin siyasi baskıya ne kadar maruz kaldığının bir göstergesi. Akademinin böyle bir kurulda yer almasının temel nedeni bilimsel olarak katkı sunmak olmalıdır. Ama maalesef görüyoruz ki akademiler bilim ile aralarına ciddi bir mesafe koymuş

Aynı durumda siz olsaydınız olumlu oy vermez miydiniz?

Kesinlikle olumlu oy vermezdim. Bilime akademisyenliğe şehre insanlara kendini borçlu hisseden hiçbir akademisyen o toplantıda olumlu oy kullanamazdı.

CHP’nin termik santrala karşı gösterdiği performansını nasıl değerlendiriyorsunuz?

CHP vatandaşın doğal örgütlenmesine destek olarak, meclise ses olarak bu olaylara doğrudan müdahil oluyor. Gerek Ankara’da gerek, Eskişehir ayağında bu olayın peşini bırakmayacağız. Şehrin kalbine bu şehirde yaşayan çocukların geleceğini karatacak bir ucube dikilirken nasıl hiçbir şey yapmadan durabiliriz. Bu anlamda Eskişehir CHP örgütü Belediye başkanları ve milletvekilleri hem siyasi hem de insani vazifelerini yapıyorlar. Umut ediyorum ki, bu çabamız karşılık bulur. En azından şehrimiz ve insanlarımız için karşılık bulmalıdır.

Öte yandan karşı taraf ülkenin enerji açığı olduğu yönünde iddiaları gündeme taşıyor.

Bütün dünyada insanlar, doğaya en az zararla nasıl enerji elde edebiliriz diye kafa yoruyor. Biz hala işin kolay ve rantının daha fazla olduğu yollara başvuruyoruz. Bu sadece enerji üretme işi değil. Şirketlere rant sağlamak için girilen bir yol bu. Burada özelleştirme ve birilerine para kazandırma başrol oynuyor. Vatandaşın itirazlarına bakılmayan ve doğaya saygı gösterilmeyen işler genellikle birilerine rant sağlama amaçlı oluyor.

Bu konu ile ilgili AK Parti milletvekilleri ile görüşüyor musunuz?

Basın yolu ile çağrıda bulunuyoruz. Yüz yüze de bu konuyu görüşeceğiz. Buradan kimse siyasi kazanç sağlamak için hareket etmiyor zaten. Önemli olan Eskişehir. Tüm milletvekillerine gelin Eskişehir için birleşelim diyeceğim. Bunu kabul etmezler ise siz el atın yeter ki Eskişehir’in doğası bozulmasın talebini sunacağım. Zaten termik santrali bu kadar vatandaşın itirazına rağmen yapmaya kalkmaları Eskişehir’de AKP’ye ciddi bir siyasi kayıp yaşatır. Bunun farkına varmaları gerekiyor. Öte yandan biz CHP olarak bu konuda AKP’li vekillerden beklediğimiz yaklaşımı bulamazsak dahi konunun peşini bırakmayacağız. Eskişehir termik santral ile mahvolur. Bilimsel açıdan da bu böyle, vicdani açıdan da bu böyle bu konunun ötesi yok.

Hocam siyasete gelelim sizce bir erken seçim olur mu? Ankara’da kulisler ne yönde?

Şuanda KHK’larla ülke yönetiliyor. Olağanüstü halin uzatılması KHK’lar ile ülkeyi yönetmekteki kolaylıktan kaynaklanıyor. Ama bu sürdürülebilir bir şey değil. AKP’nin çok kaygıları var. Toplumun geniş alanlarında FETÖ’yü temizleyemedikleri yönünde derin bir kaygıları var. Bu işin çekirdek kısmını hala egale edemedikleri geliyor kulaklarımıza. Bu nedenle bir genel seçim gelebilir. Biz onlardan “erken seçim yapacağız” demelerini beklemiyoruz. “Zamanında seçim yaparız” diyorlar ama haziran ile kasım ayı arasında yapılan seçimleri hatırlıyoruz. Şuanda gözleri anketlerde. Anketlerden gelecek verilere göre hareket edecekler. Ve şuanda gerçekten yıpranmış, yönetebilme yetisini yitirmiş bir hükümet söz konu.

CHP Eskişehir örgütü kongresini tamamladı. Genel olarak baktığınız zaman nasıl bir kongre süreci geçirildi size göre. Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun delege yapısı ile ilgili söylemlerini de dikkate alarak bir yorum yapar mısınız?

Siyasi partiler yasası değişmeden delege yapısı değiştirmek çok zor. Sistemin değişmesi CHP’nin çok da elinde olan bir durum değil. Genel başkanımız parti içi demokrasiyi arttırmak için ciddi adımlar atıyor ama siyasi partiler yasası değişmeden bu durumun daha sağlıklı bir hale gelmesi çok da mümkün görünmüyor. Genel olarak bakıldığında CHP Eskişehir kongresi kavganın olmadığı, tartışmaların rahatsız edecek dozajı aşmadığı bir şekilde gerçekleşti. Bize düşen aklıselim olmaktır. CHP üyesi, delegesi olarak kendimize yakışanı yapmaktır. Ben CHP Eskişehir Milletvekillerinin seçimlere karışmamasını ciddi anlamda olumlu buluyorum. Gerçekten üçümüzde kongre sürecine sadece iyiyi, demokrasiyi örgütlemek için katkı sunduk.

Genel de CHP sürekli kendi içinde tartışmalar ile gündeme geliyor. Bunun nedeni ne?

Yıllardır iktidar olamamış bir partiyiz. Dolayısıyla bir arayışın olması, zaman zaman görüş ayrılıklarının olması gayet doğal. Ayrıca medya CHP’ye bakınca daha özgür. AKP içinde kavganın dik alası var, ama güç bir şekilde bu kavgaları ört bas etmeye yetiyor. Öte yandan tek adam kültürü o kadar korkutucu bir boyuta ulaşmış ki AKP’de en ufak itirazda bulunan parti için de yok ediliyor.