“MİLLİ BAYRAMLARDA CAMİLERE DE BAYRAK ASILSIN”

Milli bayramlarda Camilere bayrak asılması yönünde açıklamalrda bulunan Özdemirel açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

Bir milletin bayrağı, varlığının ve bağımsızlığının sembolüdür. Bayrak olmadan bağımsızlıktan söz etmek mümkün değildir. Bundandır ki, bayrak yere düşürülmez, atılmaz, yırtılmaz ve yakılmaz. Bayrak çekilirken selam durulur. Çünkü bayrak, insanın şerefidir ve namusudur. Ona önce saygı duymak, sonra saygı duyulmasını sağlamak, haysiyetini ve yüceliğini korumak, kendimizi ve inandığımız değerleri korumak demektir. Ayrıca bayrağımız, uğrunda canlarını seve seve feda eden atalarımızın hatırasını ve kahramanlığını hatırlatır. Milletimizin vatan ve istiklal uğrunda verdiği büyük mücadeleyi dile getirir. İşte bu yüzden 17/03/1985 tarihli Resmi Gazete'de, 18697 no ile Türk Bayrağı Tüzüğü yayınlanmıştır.

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 96.yılını kutlamamıza sayılı günler kala, neredeyse hergün Mehmetçiğimizin şehadet  haberlerini aldığımız böylesi hassas bir dönemde, bir kamu kurumu olan Diyanet İşleri Başkanlığının, tıpkı diğer kamu kurumları gibi, Milli Bayramlarımızın gereklerini yerine getirmesini, Bu 29 Ekim'den başlayarak tüm Milli Bayramlarımızda , Türk Bayrağı tüzüğünün  9. ve 11. maddelerinde belirtildiği üzere, Camilerde Türk Bayrağı'nın dalgalanmasını istiyoruz. Her şehit cenazesinde sıklıkla söylenen ''ezan dinmez, bayrak inmez, şehitler ölmez, vatan bölünmez'' sloganları Türk Ulusunun Bayrak ve Cami birlikteliğine inancının delilidir.

Bizzat Atatürk'ün kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görevi, kuruluş kanunu olan 3 Mart 1924 tarihli ve 429 sayılı Kanun’da ‘İslam dininin itikat ve ibadet alanıyla ilgili işleri yürütmek ve dini kurumları idare etmek’ şeklinde ifade edilmiştir.

1961 Anayasası ise Diyanet İşleri Başkanlığı'nı Anayasal bir kurum olarak düzenlemiş, genel idare içinde yer vermiş ve bu kurumun, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirmesini öngörmüştür.

2019 yılı bütçesinden aldığı pay bir önceki yıla oranla yüzde 34 artırılarak 7.7 milyar liradan 10.5 milyar liraya çıkarılmışken yeni tabloda Diyanet'in bütçesi bazı bakanlıkların ve MİT'in beş katına ulaşmıştır. Kamu Kurumu olduğu için böylesi yüksek bir bütçe alan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Kamu Kurumu olmanın gereklerine tam olarak uymasını beklememiz gayet doğaldır. Dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanlığı ve Eskişehir Müftülüğünü göreve davet ediyor ve bu işin takipçisi olduğumuzu beyan ediyoruz.