EMADDER Başkanı Mihriban Uğurlu: İkinci sınıf vatandaş olarak hissetmemizi sağlayan bir adaletsizlik söz konusu
Emeklilikte Adalet Derneği (EMADDER), Eskişehir'de stant açıp broşür dağıttı. Dernek Üyeleri 8 Eylül 1999 öncesinde sigortasız çalıştıkları, staj yaptıkları, askerlik veya eğitim gördükleri için emeklilik hakkı elde edemediklerini belirterek, . EYT şartlarında emekli olmayı kabul etmediklerini vurguladı. Etkinliğe katılan dernek Başkanı Mihriban Uğurlu ise 1 gün, 1 ay, 1 yıl için 17 yıl geç emekliliğin adil olmadığını, aynı yaş ve aynı prim gününü ödeyen ancak 8 Eylül 1999 sonrası sigortası başlayan bir kişinin 17 yıl sonra emekli olmasının adaletsizlik olduğunu belirtti.
EMADDER, 8 Eylül 1999 sonrası SGK girişi yapılarak iş hayatına başlayan çalışanların da kendileri ile ilgili bir düzenleme yapılması için çalışmalarını sürdürüyor.
Eskişehir’de bildiri dağıttılar
1999 sonrası sigortası olan çalışanların EMADDER çatısı altında başlattıkları anayasal eşitlik hak arayışı devam ediyor. EMADDER Eskişehir üyeleri, Eskişehir Odunpazarı ilçesi Yediler Parkı’nda stant kurarak bildiri dağıttı. Etkinliğe EMADDER Başkanı Mihirban Uğurlu da katıldı. Eskişehir’de 300’dn fazla üyesi ve Türkiye genelinde de sosyal medyadan bir milyonun üzerinde takipçilerinin olduğunu ifade eden EMADDER Eskişehir Şube Başkanı Süleyman Yamak, “Sahadayız, mücadelemize devam ediyoruz. Hakkımızı alana kadar, adalet yerini bulana kadar da çalışmalarımıza devam edeceğiz. Siyasi partileri ve sendikaları ziyaret ettik. Onların da çok büyük katkıları var. Artık fabrikalardayız. Mavi yaka, beyaz yaka bu mağduriyeti yaşayan herkes ile iletişim halindeyiz” dedi.
“İkinci sınıf vatandaş olarak hissediyoruz”
Uğurlu, 1 gün, 1 ay, 1 yıl için 17 yıl geç emekliliğin adil olmadığını, aynı yaş ve aynı prim gününü ödeyen ancak 8 Eylül 1999 sonrası sigortası başlayan bir kişinin 17 yıl sonra emekli olmasının adaletsizlik olduğunu belirterek şunları söyledi:
“2023 yılında yeniden düzenlenen EYT yasası tüm çalışanlar için adil bir emeklilik düzenlemesi yerine sadece 8 Eylül 1999 tarihi öncesi ile işe başlayan çalışanları kapsayan bir düzenleme olarak hayata geçmiştir. Bu nedenle 1 gün, 1 ay, 1 yıl veya birkaç yıl sonra işe giren hatta benzerlerinden daha fazla prim günüyle emekliliğe ulaşmalarında çalışanlar arasında 17 ila 20 yıl arasında fark oluşmuştur. Neredeyse insan ömrünün dörtte birlik süresi olan bu fark Anayasanın eşitlik ilkesiyle bağdaşmadığı için basında 2000’liler olarak bilinen 8 Eylül 1999 tarihinden sonra işe başlayanlar açısından çok büyük bir adaletsizlik oluşturmuştur. 2000’lilerin asıl amacı; ne erken emekli olmak ne EYT’li olmaktır. Bizleri yaralayan, aynı ülke vatandaşı olduğumuz akranlarımızla benzer ve hatta daha fazla primle ikinci sınıf vatandaş olarak hissetmemizi sağlayan adaletsizliktir.”
“İş rekabetimiz düşüyor”
Sokakta beraber oynakları, işe beraber gittikleri, askere aynı dönem gittikleri arkadaşlarının emekli olma hakkını elde ettiğini ancak 8 Eylül 1999 sonrası SGK girişleri olduğu için 17 yıl sonra emekli olabileceklerini belirten Uğurlu, “Aynı işyerinde 43-45 yaşında emekli olup, çalışmaya devam eden arkadaşlarımızın iş hayatında şuan ikinci bir geliri sahip olmalarından dolayı aramızda ciddi bir gelir adaletsizliği oluşmuştur. Aynı zamanda iş rekabetimiz gittikçe aşağıya düşmektedir. Sayın cumhurbaşkanımızdan ve hükümetimizden talebimiz, akranlar arasında oluşan bu adaletsizliğin, psikolojik deformasyonun adil, makul, ölçülü bir kademelendirme ile yeniden düzenlenmesidir. İşte o tarih SGK litarütürüne emeklilik düzenlemesi olarak değil, SGK’da adaletin sağlandığı gün olarak geçecektir. Vatandaşın da devlete olan güveni tazelenecektir. Kademe hakkımızdır, yaşasın örgütlü mücadelemiz” ifadelerini kullandı.