Canım Emine Hocam...
SONER UÇAK YAZDI....
Eskişehirli, iktidar vekillerinden bir şeyler bekleme işinden çoktan vazgeçti.
En azından beklentilerini söyleme hevesleri çoktan uçup gitti.
Sorunların kalmamasından değil elbette, ortadaki vekil kıtlığından.
Eskişehir’in kaç iktidar vekilli var?
Üç.
Bir rakam.
Oysaki 3 diye bir şey yoktur.
Bir şeyin önüne arkasına konulduğu zaman anlamı vardır gerçek hayatta.
Yani 3 ten 2’yi çıkaralım. 3 bundan muzdarip olmaz.
Rakamların hissiyatı da yoktur.
"Niye benden 2 çıkardın" diye üzülmez.
Kaç kaldı: 1
Soruyu tekrar soralım.
Eskişehir’in kaç iktidar vekili var: Emine Nur Günay
İsimler, rakamlar gibi değildir. "İsminle yaşa" deriz.
Keyiften denilmemiştir.
Hal böyle olunca, iktidar vekilleri mevzu olduğunda Günay geliyor akıllara.
Bu aralar koşturuyor.
Bir ayağı Ankara’da, bir ayağı Eskişehir’de.
Kâh İnönü’de boy gösteriyor, kâh Beylikova’da
Eskişehir’den AK Parti tavanına tek şeritli bir yolumuz var.
3 şeritli olması gerekiyordu.
Her neyse; AK Parti’ye yol yapmayı öğretecek değiliz.
Yeterince övdüğümüzü düşünüyorum.
Ancak tek kalınınca, eleştirilerin hedefi de olmak bir diğer vazife oluyor haliyle.
Mesela geçtiğimiz gün atanmayan öğretmenler vardı Eskişehir sokaklarında bir gidip çaylarını için derim.
Yandaş, candaş tüm sağlık sendikaları sağlık çalışanlarının sorunlarının çözülmesini istiyor.
Yanlarında olduğunuzu gösterin bana kalırsa.
Alkıştan fena halde sıkılmışlar zira.
Eee! Okullarda kovid vakası da artıyormuş sendikalar bangır bangır bağırıyor. “Ne oluyor ?” diye bir sorun mesela.
Yani ki canım hocam; madem hala milletin vekili olma gayretinden ödün vermediniz.
Beklentilerimizi dinlemekte sizin vazifeniz.