BU KAFA MI BÜYÜKERŞEN’İ YENECEK?

SONER UÇAK YAZDI....

BU KAFA MI BÜYÜKERŞEN’İ YENECEK?
18 Ocak 2021 Pazartesi 17:10

AK PARTİ uzunca bir süredir el yordamıyla bulduğu ne varsa Yılmaz Hoca’ya fırlatıyor. Denk gelip gelmemesi, atılanın ne olduğu ya da halkta ne tür bir karşılığa denk geleceğini umursamadan yapılan tüm muhalefetimsi şeyler, aynı zamanda kamuoyuna olmasa da, genel merkeze “bak biz muhalefet yapıyoruzu” sergileme isteği taşıyor. İtirazların sonuna, belki de AK Parti’nin siyasete unutturduğu “istifa etmeliyi de” eklemeyi ihmal etmiyorlar. Öyle ya istifa edilmez ettirilir.

Elbette ki, Yılmaz Hocanın evini savunmak niyetinde değilim. Olaya tam olarak vakıf olmadığımdandır belki de… Ancak;  kanun ve nizam çerçevesinde gerekli olan her ne varsa yapılacaktır, yapılmalıdır. İşaret etmek istediğim şey; kendi kuru ağacını bile kesmekte bin bir türlü bahane arkasına sığınan AK Parti’nin, elin bahçesinde bu denli azmanlaşması.

Yılmaz Büyükerşen bir belediye başkanı olarak anılmayı çok uzun yıllar önce arkasında bıraktı. Eskişehir ile anılan bir sembol haline geldi. Aksini iddia edenlere şehir dışına çıktıklarında Eskişehir ile birlikte anılan kelimelere kulak kabartmalarını tavsiye ederim.

Bu durum Yılmaz Büyükerşen’e bir dokunulmazlık zırhı elbette sağlamıyor ya da sağlamamalı.

 Hukuk karşısında Büyükerşen’in de en az sokaktaki bir vatandaş kadar çıplak olması gerekiyor, diğer tüm makam sahipleri gibi.

Hukuktan beklentimiz bu yönde.

Cumhurbaşkanı, milletvekili ya da belediye başkanı herkesin hukuk karşısında eşit olması gerekiyor.

Aksi halde bir “Allah bizi af etsin” lafı ile bağışlanacak yöneticilerin, yönettiği bir ülke ya da şehir de yaşamak kimsenin ütopyası değildir herhalde.

O halde; AK Parti Yılmaz Büyükerşen’in üstündekileri parçalamak yerine, işe kendi sökükleri ile mücadele ile başlamalı.

Büyükerşen’e kaçak inşaattan zengin olma heveskarı bir muteaahit gibi yaklaşanların sadece ve sadece CV’sine bakmaları ne demek istediğimi anlatır zannediyorum. Uğraşılanın boşluğu konusunda da bir fikir verir. En azından öyle umut ediyorum.

Büyükerşen, belediye başkanlığı boyunca, gözden sık sık kaçırılsa da en yaşanabilir şehir listesinde her zaman zirveye yarışan, kimi zaman zirvede yer alan bir şehir yarattı. Unutmamak gerekir.

 Belediye başkanlığı ya da bir şehri yönetmek konusunda iddiasızlığa düşen bir görüntü sergiliyor AK parti.  

Kişiliğe eleştiri sınırlarını zorlayan bir yaklaşım geliştirmesi, yönetim konusunda iddiasızlığın emareleri olarak karşımıza çıkıyor nitekim.

O halde AK Parti ESKİ’de baş gösteren sıkıntıyı, suda zıplama oyununa çevirmeden, “Bizim belediye başkanlığımız döneminde böyle olmayacak” demeli ve nasıl olacağını anlatmalı. O halde Yılmaz Büyükerşen’in evini hadi onların deyimi ila villasını işaret ederken, AK Parti döneminde Alpu’da yaşananları, Mihalıççık belediyesinde ortaya atılan iddiaları,  seçim döneminde Kızılay paketlerini unutturacak yeni bir hikaye yaratmalı. Ve bu hikaye için en önemli olan şey ise elbette inandırıcılık konusunda kamuoyunu tatmin edecek bir boyuta kendini taşımalı.

Yılmaz Büyükerşen güçlü bir rakip olabilir ancak maçın sonucu belirleyecek olan AK Parti’nin sahaya daha şık ve akıl dolu bir oyun ile çıkmaya cesaret etmesinden geçecek. Bu panik havasında atılan goller bile taraftarı coşturmuyor nitekim.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.