Yılmaz Hoca: Büyük Ortadoğu Projesi denilen projeye yeniden eğilip, onun ne olduğunu genç kuşaklara anlatmalıyız

Büyükerşen, “31 Mart yerel seçimlerde yeniden aday olacak mısınız” sorusuna; “Bu konuda bir şey söylemek istemiyorum. Bundan evvel ki dönemlerde de bana hep aynı sorulurdu, ben de bakalım derdim. Çıkıp Eskişehir’in birkaç caddesinde yürürdüm, halkın ne istediğini anlardım. Ben öyle para da verip anket yaptırmazdım… Halkın ilgisi, çocukların ilgisi, gençlerin ilgisi… Son üç dönemdir gençler ve çocuklara yönelik projeler üretiyorum. Bizim Eskişehir’deki iki merkez ilçemizde aynı şeyleri yapıyor” diyerek yanıt verdi. 

“Türkiye üzerinde oyunlar oynanıyor”

Büyükerşen, Cumhuriyet Halk Partisi’nde seçim sonrasında başlayan “değişim” tartışmalarına ilişkin soruya ise, “Kurultay varsa, kurultay yapılacaktır. Ben etrafı seyrediyorum. Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin nimetlerinden yararlanarak yetişenler, siyasette olanlar ya da olmayanlar, bürokraside çeşitli görevlerde olanlar kısaca Atatürkçüler diyeyim, bizim ‘Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)’ denilen projeye yeniden eğilip, onun ne olduğunu iyice anlamalı ve yetişen genç kuşaklara anlatmalıyız. Türkiye üzerinde oyunlar oynanıyor. İç ve dış oyunlar... Bunu unuttuk hemen. Osmanlı İmparatorluğu nasıl batırıldıysa, Türkiye Cumhuriyeti de eğer Mustafa Kemal Atatürk gibi biri çıkmasaydı çoktan biz tarihe karışmış olacaktık. Bütün siyasi oyunlarda aktörlük yapanların Büyük Ortadoğu Projesi’nin üzerine eğilip, bilmeyenlerin öğrenip başkalarına, gençlere öğretmesi gerekiyor. Bir beş sene daha geçerse diasporalar oluşacak, Türk diasporası dışarıda… Çok büyük sıkıntılarımız var. Rusya’nın haline bakın, Arap ülkelerinin haline bakın, ekonomik durumumuza bakın… Ben, Büyük Ortadoğu Projesi’nin içeride ve dışarıda, bilerek ya da bilmeyerek uygulandığını hissediyorum. Yanılmış olmayı çok isterim. Bazı arkadaşlara bakıyorum, ‘Çay geçerken at değiştirilmez’ diyorlar. Dinliyorsunuz, haklılar Bir tarafa bakıyorsunuz ‘mutlaka değişiklik’ diyorlar. Değişiklik de, nasıl değişiklik. Büyük Ortadoğu Projesi’ni öğrenmeden, detayı ile neler yapılmak istendiğini, düveli muazzama dediğimiz büyük devletlerin Türkiye üzerinde oynadıkları oyunları…Düyun-ı Umumiye halen devam ediyor mu, etmiyor mu onları tartışmamız lazım.  Bu kadar borç, harç… Ekonomimizin durumu orta yerde. Her gün düzelmesi ümidiyle gazeteleri açıyoruz. Günlük spekülasyonlardan ziyade dünyanın bütününü görmeli ve Türkiye’nin o bütünün içerisindeki durumunu incelemeliyiz. Bardağın yalnız boş tarafını değil dolu tarafını da görmeliyiz. 

“Bir milli görüş etrafında birleşmemiz gerekiyor”

“…Tarihimizi doğru dürüst bilmiyoruz. Cumhuriyet tarihini, kurtuluşu biliyoruz ama Osmanlı’nın son dönemlerini bir daha incelememiz lazım. Hepimiz çok dikkatli olmak zorundayız. İktidar da, muhalefet de…El birliği yapmak zorundayız. Bir milli görüş etrafında birleşeceğiz.  Bu tartıştığımız milli görüş Türkeş’in ya da Erbakan’ın milli görüşü değil. Ulusçu bir görüş ile yaklaşacağız. Ortadoğu’nun en güçlü ülkesi olabilir.  Ondan da çekiniyorlar. Fas, Tunus, Cezayir hepsi dostumuzdu, şimdi hiçbirisi dostumuz değil…”

“Tarım alanlarına sanayi kurma peşinde olanlar var”

“…Sanayileşmenin karşısında değilim. Ama sanayi odalarının tarım alanlarında yeni sanayiler kurma peşinde olduklarını görüyorum. Turizm kenti olan şehrimizin etrafında, çepeçevre ilçelerinde sanayi kuruluşu kurma gayretinde olan sanayi odalarımız var. Halbuki benim zamanımda, Eskişehir Sanayi Odası’nın kuruluşunda olan rahmetli Mümtaz Zeytinoğlu vardı. Eskişehir Sanayi Odası o dönemde ‘ithal ikamesi ile sanayileşme başlamalı’ diyerek bildiri yayınlamıştı.  Dönüp azıcık tarihi kurcalayalım. Gençlere anlatalım. Türk milletine yapılan her uluslararası oyunun altında, arkasında ne göreceğiz onu araştıralım.

“Değişim isteyenler üç isim veremiyor”

“…Ben yaşlanmış gruptanım. ‘Yaşlılar yapabilse, gençler bilebilse’ diye bir söz vardır. ‘O değişimi kimler yapmalı’ diye sorduğunuz zaman size üç isim veremezler. “Kim olmalı genel başkan” dediğimiz zaman üç isim veremiyorlar.