Gençliğin en büyük sorunu eğitim
Tepebaşı Eğitim ve Kültür Akademi Gençlik ve Spor Kulüpleri Derneği’nin Geleneksel Türk Okçuluğu Sanat Atölyesi Projesi kapsamında yapılan Genişletilmiş Atölye Çalışması ve Sergisi’nin açılışı yapıldı.
Açılışa; AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Harun Karacan, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Dündar Ünlü, AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı İbrahim Yılmaz Kaynarca ve katıldı. Atatürk Mesleki ve Teknik Lisesi’nin bahçesinde gerçekleştirilen açılışta geleneksel Türk okçuluğuna dair malzemeler tanıtıldı.
"Gençlerimizin daha aktif ve dinamik olmaları gerekiyor"
Açılış öncesi konuşan Milletvekili Harun Karacan, gençlerin birçok farklı branşta eğitim alması gerektiğini belirtti. Karacan, “Bugün Tepebaşı İlçe Başkanlığımızın kontrolünde Tepebaşı Akademi’nin yapmış olduğu bir çalışma için buradayız. Özellikle gençlerimizin birçok branşta eğitim alması gerekiyor. Gençliğimizin en büyük eksikliğinden biri budur. Gittiğimiz illerde bu sorunu görüyoruz. Gençliğimizin muhakkak ata sporlarıyla ve özellikle bize miras kalan sporlara yönelmesi gerekiyor. Bunu sadece spor olarak görmemek gerekiyor. Bunun içindeki anlamı, özelliği ve o duyguları da yaşamak gerekiyor. Emeği geçenlerin ellerine sağlık. Tepebaşı Akademi’nin bundan sonraki yapacağı işleri de şimdiden gönülden kutluyorum. 2019’a giden bu yolda gençlerimizin daha aktif ve dinamik olmaları gerekiyor. Bu hem işbirliği için önemli hem de gençlerimizin farklı yönlere gitmemesi için önemli" ifadelerini kullandı.
"Katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum"
AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı İbrahim Yılmaz Kaynarca da konuşmasında, okçuluğun felsefi tarafını ele aldıklarını belirtti. Eskişehir gibi kültürel seviyesi yüksek bir şehirde böyle bir etkinliğin gerçekleşmesine sevindiğini belirten Başkan Kaynarca, şunları kaydetti:
"Bugün Tepebaşı Akademi'nin hazırladığı okçuluk ile ilgili sergi programındayız. Bu derneğin hem görevli kurucusuyum hem de takipçisi ve destekçisiyim. Burada okçuluğun daha çok felsefi tarafını ele aldık. 6 aylık bir süreç içinde, ok atma sporundan ziyade okun kültürümüzdeki yerini ve günümüze felsefi olarak aktarılmasıyla ilgili teorik dersler verildi. Ok malzemeleri ve uzun mesafeli Osmanlı oklarına kadar gösterildi. Katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum. Eskişehir gibi kültürel seviyesi yüksek bir şehirde böyle bir etkinliğin yapılması bizi mutlu etti."
Konuşmaların ardından serginin kurdelesi kesildi ve davetliler çadır içindeki okçuluk malzemelerini inceledi.