ÇAKIRÖZER: GÜNDEMİMİZ İÇ ÇEKİŞME DEĞİL, TÜRKİYE MESELELERİ OLMALI

CHP’de, 24 Haziran seçimlerinin hemen ardından kurultay tartışmaları başladı.  Değişim isteyenler ve Kılıçdaroğlu’nu destekleyenler arasında zaman zaman sert tartışmalar yaşanıyor. Siz bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?  

Partimiz içinde 24 Haziran seçimleri sonrasında Türkiye’de yaşananların mutlaka değerlendirilmesi gerekli. Ama bunun, tek amacı ‘O gitsin, bu gelsin’ şeklinde özetlenecek bir kurultayla yapılmasını çok isabetli bulmuyorum. Bu yüzden kurultay çağrılarına katılmadım. Ama bu yönde çağrıda bulunan partililerimizin görüşüne tabi ki saygı duyuyorum.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin önceliği kendi iç çekişmelerimiz değil, Türkiye’de, hayatın her alanında kendini hissettiren otoriter yönetim anlayışı ile mücadeledir.

Demokrasiden, hukuk devletinden, özgürlüklerden keskin kopuşa karşı durmaktır. Türkiye’yi Atatürk’ün, Atatürkçülüğün rotasından çıkarmak isteyenlere direnmektir. Ve bütün bu mücadele alanları için geniş halk kesimlerinin tek umudu CHP’dir. Genel Başkanımızdan en ücra köydeki mahalle sorumlumuza kadar hepimizin Türkiye Cumhuriyetindeki 81 milyon yurttaşımıza sorumluluğu vardır.

Gündemimiz yüzde 20’ye tırmanan enflasyon, 5 liraya çıkan dolar kuru, yüzde 25’leri bulan faizler ve tüm bu ekonomik kriz içinde hepimizin yaşadığı yoksullaşma olmalı.

Yavrularımızın geleceğini çalan, eğitimden soğutan ve tek amacı eğitimi dinselleştirmek olan 16 yıllık başarısız, beceriksiz eğitim politikaları bizim ana gündemimiz olmalı.

Önceliğimiz vatandaşı yurttaş gibi değil, yolunacak kaz misali müşteri gibi gören ticarileşmiş temel sağlık sistemi olmalı.

Gündemimiz bugüne kadar tek bir fabrika açmayan ama buna karşın milli varlıklarımız şeker fabrikalarımızı yok pahasına satan rantiyeci zihniyet olmalı.

Önceliğimiz toplumsal barışımız olmalı, huzurumuz, kardeşliğimiz olmalı.  Ama kesinlikle halkı partimize küstürecek bir kavgalı,  çekişmeli görüntü verilmemeli!

Farklı görüşler, işbirliğimizi etkilemez

Kurultay için imza veren delegelere baskı yapıldığı iddiaları gündemde. Eskişehir’de böyle bir baskı söz konusu mu?

CHP’nin öncelikleri konusunda ben böyle düşünürken, başka arkadaşlarımız farklı düşünebilir. Onlara da saygı duyarım. Kurultay tartışması da böyle bir konu. Eskişehir delegasyonumuzda kurultay için imza veren arkadaşlarımız var. Han Belediye Başkanımız Erdal Şanlı, değerli partilimiz Gülnur Şenel gibi. Birçok konuda aynı düşünürüz. Bu konuda ise farklı düşünüyoruz, düşüncelerimizi birbirimizle de paylaşıyoruz. Ama birbirimizin tercihlerine saygılıyız. Bizden farklı düşünüyorlar diye bazı haberlerde iddia edildiği gibi herhangi bir arkadaşımıza tehditkâr tutum içinde olmadık, olmayız.  

Ayrıca Han Belediye Başkanımız Erdal Şanlı bizim seçilmiş belediye başkanımız. İlçesinde başarılı çalışmalar yürüttü, yürütmekte. Milletvekili olduğum üç buçuk yıllık sürede, onun Han’a ve hemşerilerimize iyi hizmet verme mücadelesine elimden gelen tüm gayreti bütün samimiyetimle göstererek destek oldum. Şimdi kendisiyle CHP’nin iç meseleleri konusunda farklı düşüncelerimiz var diye bu dostluk ve işbirliğinin bitmesi söz konusu olamaz. Görüşlerimiz nedeniyle birbirimizi, bazı haberlerde iddia edildiği gibi- tehdit etmemiz ise asla söz konusu olmamıştır, olamaz da.  

Eskişehir’de hedefimiz oyları ve belediyeleri arttırmak

Belediye başkan adaylığı için ilçelerde bazı isimlerle temaslarda bulunduğunuz yazıldı. Bu iddialar doğru mu?

Şu anda parti içi didişme ve kavga yerine en büyük önceliklerimiz ülkemizin dört bir yanında Eskişehir gibi yaşanılabilir kentler yaratmak olmalı. Bunun yolu o illerde, ilçelerde yerel seçimleri kazanmak olmalı.

Eskişehir’de başarı hedefimiz mevcut belediyelerimizi oyumuzu artırarak korumak, bunun yanısıra belediyemiz olmayan ilçeleri de kazanmak olmalı. Ancak bunu başarabilirsek Büyükşehir Meclisinde CHP’li Başkan yani Yılmaz Hoca rahat edebilir.

Bunu sağlamak için ilçe belediye başkanı ve meclis üyesi adaylarını belirleme ve strateji oluşturma çalışmalarımız sürmekte. Kurultay tartışmaları hangi yönde biterse bitsin adaylarımızı bir an önce belirlemeli ve kamuoyuna açıklamalıyız. Aday belirlerken ilçelerde seçimi kazanmak ve oylarımızı arttırmak için hangi stratejinin izleneceği, hangi kesimlerle temas kurulacağı ve kimlerin adaylığının isabetli olacağının saptanması konusunda il yönetimimiz, ilçe örgütlerimiz ve biz milletvekilleri tüm ilçelerimizde kapsamlı görüşmeler yapmaktayız. Bu temaslarımızın gündemdeki Kurultay tartışmaları ile hiçbir alakası yoktur.