REKABETİN ZAMANI DEĞİL

CHP Parti Meclis Üyesi ve Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Gaye Usluer, ESGUNDEM26’yı ziyaret ederek, yayın hayatında başarılar diledi.

REKABETİN ZAMANI DEĞİL
18 Ekim 2016 Salı 16:50

ESGUNDEM26’ının sahibi Ayşe Kaytan Uçak ile görüşen Usluer, gündeme ilişkin sorulara yanıt verdi. Usluer, Eskişehir milletvekilleri ve belediye başkanları arasında bir sıkıntı var mı sorusuna şöyle yanıt verdi: “Vekiller arasında bir kavga yok. Örgütün içinde de bir kavga yok. Ama 2019’a yönelik erken başlayan bir belediye başkanlığı çalışması var. Doğru olmayan ve şuanda sanki kutuplaşmanın olduğu izlenimini veren olay bu. Bu hafta İl Danışma Kurulu oldu. Hepimiz yan yana oturduk. Böyle bir şey yok. Elbette ki siyasi rekabet hepimizin için söz konusu. Ama şuanda ne erken genel seçim,  ne de erken yerel seçim bir tarih söz konusu değil. Siyasi rekabetimizi tarih belirlendikten sonra başlatabiliriz. Kendi içimizde rekabet etmemiz doğaldır. Ancak bunun zamanı şimdi değildir. Ülke bu kadar karmaşa halindeyken, şehrin 3 CHP’li milletvekili varken, büyükşehir ve iki merkez ilçe bizdeyken, iki kırsal ilçemiz varken böyle bir rekabet doğru değil.  Şuan da hiç kimse görevini bırakmıyor. Yani birisi görevini bırakacağı zaman bir rekabetin ortaya çıkması normaldir. Herkes görevinin başındayken suni bir rekabet süreci başlatmak doğru değildir. Milletvekilleri arasında bir sorun yoktur.”
 Bu sistem Amerika’da çöktü
Usluer, son olarak Tabipler Odası’nın gündeme getirdiği ve eleştirdiği ‘kampus hastane’ modeliyle ilgili olarak bu sistemin Amerika’da çöktüğünü söyledi. Tüm dünyada yatak sayısı çok olan hastanelerin revaçta olmadığını anlatan Usluer, “Daha önceki dönemlerde küçük küçük 100 kişilik, 200 kişilik hastaların olduğu, mümkün olduğunca koğuşların olmağı hastane modelleri tercih edilirken sonrasında kalabalık hastane modellerinin olumsuz yönleri nedeniyle bu yöntem terk edilmiş durumda. Çünkü hastanede yatak sayısını ne kadar artırırsanız o hastanede sağlık hizmetine ilişkili istenmeyen sonuçların ortaya çıkma olasılığı artar. Kampus Hastaneler modeli artık dünyada bir yığım  yani çok yatağın olduğu hastanelerdir. Artık dünyada terk edilmiş modellerden. Ayrıca yap-işlet-devret modelinin sağlık sistemine de uygulanıyor olması, sağlıkta bedellerin halkın üzerine yüklenmesi, sağlık hizmetlerinin daha pahalı ve daha paralı olarak hasta üzerinden sağlanması demek. Bugün Türkiye,  ‘paran kadar sağlık’ dönemine girmiştir” dedi.
Amaçları siyasi rant elde etmek
Ankara Valiliği tarafından umuma açık alanlarda toplantı, gösteri ve yürüyüşlere 30 Kasım’a kadar yasak getirilmesi ve yasağın 29 Ekim ve 10 Kasım’ı da kapsamına tepki gösteren Usluer, “ Türkiye’nin 81 ilinde sıkıyönetim var şuanda. OHAL kapsamında Türkiye’de hiçbir kesimin sesi çıkmasın, hiçbir aykırı ses duyulmasın istiyorlar. Adalet ve Kalkınma Partisi tüm milli bayramlarımızı başta cumhurbaşkanları olmak üzere yöneticilerin hastalıklarıyla geçirdi.  Her bir milli bayramımızda birileri ya hasta oldu yada yas ilan ettik ki, o milli bayram hatırlanmasın, unutulsun. Tabiki cumhuriyet değerleri içerisinde bizim en önemli bayramımız 29 Ekim Cumhuriyet Bayramıdır. Ve yine milli liderimiz, önderimiz olması nedeniyle 10 Kasım Atatürk’ü anma törenleri. O milli şuurun canlanması, aidiyetin yeniden hareketlenmesi açısından önem taşıyor. Atatürk’e, devrimlerine düşman, dikiz aynasından sürekli eskiyi gözetleyen bir partinin eskiye duyduğu özleminin bu seneki meşruiyet yolu OHAL ilanı. Sırası gelmişken milli bayramları ve Atatürk’ü anma gününü de engelleyerek buradan da kendi açılarından bir siyasi rant elde etmek istiyorlar” ifadelerini kullandı.
Aksamanın nedeni ben değilim
Usluer, Bakan Nabi Avcı’nın davetiyle bir araya gelen Eskişehir milletvekillerinin bundan sonra ki süreçte yeniden bir araya gelip gelmeyeceği ile ilgili soruya şu yanıtı verdi: “Eskişehir milletvekilleri olarak ilk toplantıyı 1 Kasım seçimlerinden sonraki yemin töreninin ardından Sayın Nabi Avcı’nın daveti üzerine yaptık. İkinci daveti benim yapmam gerekiyordu. Gerekli daveti yaptım. Ancak Sayın Bakanımızın yoğunluğu nedeniyle bir tarih belirleyemedik. Ben kendilerine tarihi kendilerinin belirlemesini, bizim de o tarihe uyacağımızı ilettim. Ama Sayın Nabi Avcı’dan bir teklif gelmedi. Aksamanın nedeni ben değilim.”
 

 
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.