Referandum öncesi siyasetçilerin karnesi

Beklenen gün geliyor, Türkiye’nin kaderini önemli şekilde etkileyecek referandum için geri sayım devam ediyor. Sonuç ve tahminler havada uçuşuyor. Referandum öncesi kim ne yaptı, kimler ön plana çıktı, kimler geri planda kaldı, bu konuyu sizler için irdeledik.

Referandum öncesi siyasetçilerin karnesi
06 Nisan 2017 Perşembe 10:58

HAZIRLAYAN: AYŞE KAYTAN UÇAK

İşte referandumun öne çıkanları:


Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı: Bir geliyor pir geliyor. Eskişehir’e her gelişinde basın çalışanları ile oldukça yakın bir temas kuruyor. Birikmiş konulara ilişkin açıklamalar yapıyor. Bakanlık görevi nedeniyle referandum çalışmalarında henüz beklenen performansı sergileyemedi. Kalan günlerde çok daha aktif olacağı özellikle ilçelerde ses getiren çalışmalara yer vereceği gelen duyumlar arasında.

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen: CHP’nin 10 numarası. Alana geç indi. Parti üstü kimliğini referandum çalışmasında da kullanıyor. Özellikle merkez sağın eski siyasetçileriyle birlikte şehirde ‘hayır’ cephesinin en politik davranan ismi. Hayırcılardan çok evetçileri merkeze almış ve oy devşirme çabası ile hareket ediyor. Ziyaretlerinde kasket kullanıyor. Kasket kırsal kesimde oldukça fazla sempati uyandırıyor. Partililer ile yaptığı çalışmalarda ise genellikle Sinan Özkar ve Kazım Kurt ile birlikte görünüyor.

CHP Milletvekili Gaye Usluer: Anayasa değişikliği ile ilgili metne hakim. Dersine çok iyi çalışmış. ‘Hayır’ çalışmalarının startını erken verdi. ‘Şefahat ya resulallah’ diyeceğine, ‘seyahat ya resulallah’ diyerek Türkiye’yi bir uçtan bir uca gezdi. Türkiye’de ve Avrupa’da birçok panele katıldı. Anayasa değişikliğini anlatırken esprili bir dil ve net cümleler kullanıyor. Gerek ses tonu, gerekse konuşma doyuruculuğu açısından vatandaşta karşılık buluyor. Gerçekleştirdiği ziyaretlerde en çok kadın ve gençlerden ilgi görüyor.  Karşısında karşıt görüşten biri varsa dinliyor, dakikalarca konuşuyor ve sakinleştiriyor.  Anayasa değişikliğine ‘Bu bir parti seçimi değil, memleket meselesi’ üzerinden dikkat çekiyor.

AK Parti Milletvekili Harun Karacan: Karacan, anayasa değişikliği ile ilgili maddeleri anlatmaktan ziyade, şehirdeki tanınmışlığıyla insanlardan ‘evet’ oyu almayı hedefliyor. Kısa, öz ve net konuşuyor. Konuşmalarında ‘istikrar’ diyor. Kalabalık bir ekip ile geziyor. Ekip anayasa ilişkin bildiriler taşıyor, Karacan ise bu metinlerden ziyade halkla bire bir temasa geçerek ‘evet’ cephesini genişletiyor. İnsanlarla dokunarak iletişim kuruyor. Hafızasında taşıdığı binlerce isim, şehir insanlarıyla iletişim kurarken işini kolaylaştırıyor. 
Kimi zaman şehrin elit tabakasıyla, kimi zamanda işçilerle yan yana gelen Karacan, sosyal medya hesaplarında bu temasları ve ziyaretleri ile ilgili bilgiler paylaşıyor.

CHP Milletvekili Cemal Okan Yüksel: Bu süreçte meydanlarda çok az görüldü. İl ve ilçelere gerçekleştirdiği ziyaretler parmakla sayılacak kadar az. Halkla iletişim kurmakta sıkıntılı.  Hukukçu olması nedeniyle konuya hakim. Doğruları söylemekten çekinmese de, kullandığı üslup herkesi kucaklayacak nitelikte değil. “Bize sunulan anayasa teklifi, Esad anayasasının Türkçe’ye çevrilmiş şeklidir” çıkışıyla gündem oldu. Bu çıkışıyla Sözcü Gazetesine manşet olan Yüksel, konuşmalarında sık sık bu konudan faydalandı.  Sosyal medyayı çok sık kullanıyor, adeta onun için bir duyuru aracına dönüşmüş. 

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt: Gençlerle en fazla temas kuran siyasetçi. Bir yandan referandumda çalışmalarını sürdürürken diğer yandan belediye başkanlığı görevinden taviz vermiyor. 3 yıllık görev süreci ardından vatandaşa hesap veren Kazım Kurt, bu buluşmalarda ‘evet’i demokratik ilkeler çerçevesinde eleştirirken, hukukçu kimliğinden daha ziyade siyasi kimliği ile vatandaşa hitap ediyor.

CHP Milletvekili Utku Çakırözer: Çakırözer ziyaretlerinin bir kısmını tek başına gerçekleştirirken, büyük bir kısmına Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile birlikte katılıyor. Vatandaş ile dokunarak temas kuruyor. Referandumda dikkat çeken vekillerden biri olarak sahalarda çok koşturuyor, derdini basitleştirerek iyi anlatıyor. Konuşurken, hukuki terimleri günlük yaşantıdan örneklerle anlatarak sadeleştiriyor. Sert bir üslup yerine daha birleştirici bir dil kullanıyor. Çakırözer, sosyal medya hesaplarında daha çok gerçekleştirdiği ziyaretlerin fotoğraf ve metinlerine yer veriyor. Neredeyse sosyal medyada günlük tutuyor.

AK Parti Milletvekili Emine Nur Günay: Ilımlı ve pozitif bir dil kullanıyor. Gerçekleştirdiği ziyaretlerin bir kısmında sorunları ve talepleri dinliyor, diğer kısmında ise referandumda neden ‘evet’ denilmesi gerektiğini anlatıyor. ‘Evet’ diye diretmiyor. Her görüşe saygı gösteriyor. Konuşmalarında yumuşak bir ses tonu ve sade bir dil kullanmayı tercih ediyor. Özellikle gençlerle yakın temas halinde. Toplumun tüm kesimleriyle bir arada olmaya çalışıyor. Enerjisi hiç tükenmiyor. Ziyaretlerine, ziyaretin samimiyetini ve doğallığını resmeden fotoğraflarla dikkat çekiyor.

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç: Partili kimliği ile değil Ataç kimliği ile ziyaretlerini gerçekleştiriyor. Kalabalık bir grupla gezmeyi sevmiyor. Sadece kendi bölgesinde değil diğer ilçelerde de hayır çalışması yürütüyor.  Ataç’ da tıpkı Usluer gibi ‘bu seçimin bir parti meselesi değil vatan meselesi’ olduğuna vurgu yapıyor.  Anayasa değişikliği ile sistemin değil, rejimin değişeceğini anlatıyor. Hemşeri dernekleri ve kadın seçmenler Ataç’ın en çok ziyaret ettiği kitleyi oluşturuyor.  Konuşmasında “bu ülkenin ‘evet’i de, ‘hayır’ı da bizimdir’ diyerek birlik ve beraberlik mesajı veriyor.  Kısa ve net konuşuyor.  





 
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.