BİTMEYEN KAVGA

SONER UÇAK YAZDI...

BİTMEYEN KAVGA
08 Haziran 2021 Salı 02:47

CHP Ekonomi masası Eskişehir’den ayrılması ardından artık paçalardan akma kıvamına gelen kavganın damlaları kamuoyuna sıçrıyor.

Partidaşlık, sosyal demokratlık ve benzeri perdelerin gizlediği rekabetin bir kavgaya dönüştüğüne tanık oluyoruz.

Toplum içerisindeki ekonomik hoşnutsuzluğu örgütlemek, mümkünse bu hoşnutsuzluğa bir yol tayın etmek için Eskişehir’e gelen CHP heyetinin ayrılması ardından bir kez daha “Kazım ve Kazımcılar” ile “Ataç ve Ataçcılar” arasında yaşanan kavgaya şahit oluyoruz.

Parti içi rekabetin taşındığı dar ringde kimse kıvrak kaçışlar veya rakibe sürpriz gelecek bir yumruk beklemiyor artık. Arada bir hakeminde tellere itildiği maçta, rakipler “Allah’ını seven tutmasın” der halde yumruk savuruyor.

Rakip hukuğu bırakılmış, zeka askıya alınmış, sportmenlik devre dışı…

Sıcağı sıcağına yenmeye çalışılan intikam yemeklerinin ağzı yakması kâr etmezken, var olan gerginlik hem CHP, hem de şehir için işkence boyutuna ulaşıyor haliyle.

Benzer adımlar atılmasına rağmen, her iki taraf ve destekçilerinin diğerinin attığı adımdan bu denli rahatsız olması, olabilmesi işin aslı şaşırtıcı geliyor.

Başkan Ataç’ın "Kazımcılık" ile suçlayarak işten attığı kişiyi Kazım Başkan “demek ki Ataç’cı değilsin afferim” diyerek anında işe alıyor.

Tek kriter bu anlayacağınız.

Mesela birilerine "hoca tarafından milletvekili yapıldı" diyerek kızanlar bir dönem kendilerinin de

aynı rahle-i tedris’ten geçtiğini unutabiliyor.

Ataç’ı kongredeki yenilgiyi hazmedememekle suçlayanlara, kongredeki asker delegeler anında gösteriliyor.

Ortak dostluklar kurulamadığı gibi artık ortak düşmanlıklar konusunda da uzlaşma sağlayamıyor her iki taraf.

Kişisel küçük hesapların, büyük politik kayıplar getireceği bir yolda hızla ilerleniyor.

AK Parti muhalefeti bir kenara bırakılıp, şehir iktidarı için yaşanan kora kor mücadeleye bakınca, CHP’nin Eskişehir’de iktidar olamayacak kadar muhalefet, muhalefet olamayacak kadar iktidar olan amorf bir görüntü sergilemesi bu yüzden hiç de tuhaf kaçmıyor.

Yılmaz Hoca sonrası için yapılan tüm hesapların CHP açısından bugünün matematiğini nasıl şaşırttığını izliyoruz esasında.

Yarın her iki taraf da çıkıp “böyle bir kavga yok” diyebilir.

Güçlerine ve yetkilerine yakışmaz, çünkü onu ben de diyebilirim; “Böyle bir kavga yok”

Bu yazıya kızanlar olabilir elbette aynı kişilerin Bruno’nun dünya dönmediği için haklı bir şekilde öldürüldüğünü söylemesine de şaşırmam.

Fakat neylersin ki dünya dönüyor, bu kadar ayan beyan bir köy de kılavuz istemiyor haddizatında.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.