BAŞIMIZA NE GELECEKSE KADINLARDAN GELSİN

Kadınlar neyi seçerse ben razıyım. Ne gelecekse kadınlardan gelsin. Analar politik düşün(e)mez. Evladı vardır; öte bir şey yoktur. Bir evladı da aynı, bin evladı da. Namlular oğluna çevrilsin atar kendini kurşunların önüne gözünü bile kırpmadan. Diğer çocukları arkada kalacakmış umursamaz bile. Çünkü bir evladı da aynıdır, bin evladı da. Baba düşünür. Bir oğul için feda edemez kolay kolay kendini. Arkada diğer evlatları bırakmak olmaz. Yarım kalır, eksik kalır ama kalmak zorundadır. Baba tek göz ise, ana tamamen kördür. Bir evladının saçının kılı için her şeyi yakabilir.
Referandum diyoruz, “Evet” diyoruz, “Hayır” diyoruz ya... Bir kadınlara bakıyorum, bir erkeklere. Gaye Usluer ile Emine Nur Günay’ın eveti de hayırı da erkek siyasilerin “evetinden ve hayırından” farklı geliyor bana. Daha dokunuyor. Daha bizden bir evet, bir hayır söz konusu  sanki. Biri saçı okşarken, diğeri ise dizimde yat dercesine… Güçmüş, istikrarmış, demokrasi ve özgürlükmüş hak getire. Kadının o sihirli güvenine hapsolasın geliyor. Amma velakin; siyaset kadınları erkekleştiriyor. Pamuk gibi kadın siyasete girince demir leblebi olmak zorunda kalıyor. Tansu bacımız kurşun atanı överek yükseliyor. Topukluyu hemen efe yapıp “vur dizini yere bre Meral” diyoruz. Siyaset kadınları erkekleştiremediği bir düzende tüm seçimleri kadınlara bırakalım. O anda içimizi ılık bir rüzgar doldurmasa, ekmeğin arasına konmuş peynirin boğazımızdan geçmesinin huzuruna hep birlikte erişmezsek ve yahut ekmek sürülmüş salçanın ağzımızı sulandıran büyüsüne hep birlikte kapılmazsak ne olayım. Kadınlar söylesin biz arkasından ilerleyelim.
.........................
 
Ne çok dinledim
Hukukçunun, siyasetçinin onlarcasının ağzından evetin ve hayırın farklı yorumlarını dinledim. Birileri karşıma çıkıp eveti ve hayırı anlatmak isterse dikkatimi çekmek için çok ama çok farklı sözler sarf etmesi gerekiyor. Evetçiler “istikrar”, Hayırcılar tek adam” retoriklerini kullanırsa baştan kaybederler benden söylemesi.
 ...........................
Evet’ten Hayır’dan öte bir şey
 

Ülke öyle bir çıkmaza girdi ki 250 yıllık anayasa tarihimizde bir kez anayasayı eline almamış okumamış bizler, anayasa ile kalkıp anayasa ile yatıyoruz. Oysaki soru yanlış sorulmuş ve cevaplar yanlış verilmekteydi. Anayasayı bu topraklarda istediğin kadar değiştirebilirsin. Bugün olmazsa yarın. Değişmeyen tek şey ise bugün bizi ifrit eden olayların 50 yıl sonra çocuklarımızı ifrit edeceğidir. Yaşam koşullarını düzeltmeden, eğitimi bilimsel bir temele oturtmadan, işçi haklarını vermeden hiçbir anayasa, hasret ile beklediğimiz refahı getiremeyecek.
 ...............................
Eskişehirspor

Bunca hırın gürün arasında iyiye güzele giden tek şey Eskişehirspor. Beni umuda taşıyan siyah kırmızı renklerin bu şahlanışına bakınca, kendime geliyorum. Şampiyonluğa koşarken, beni de murtlu ediyorsun ya! Var ol, sağ ol.