ESKİŞEHİR BASKET’İN ŞAMPİYONLUĞUNA DAİR…

 
Basketboldaki şampiyonluk ile birlikte, futbol kenti olarak bilinen Eskişehir’e “Durun bir dakika iddia olsun her branşın arkasından koşarız” denilmiştir.

Sinan Özeçoğlu kartvizitinin en görünür yerine “Şampiyonluk bir iddia işidir, bizde o iddiaya haiziz” yazdırmıştır.

Kupa özlemi ile yanan kavrulan bir şehir, müzesine çok zorlu ve stres dolu aylardan sonra şık bir kupa ilave etmiştir.

Eskişehir çok sempatik bir basketbol sunucusu kazanmıştır A. Deniz Canoruç adında.

Selka Hentbol’un şampiyonluğu daha kıymetlenmiştir.

Eskişehirspor’un şampiyonluğu için umut kamçılanmıştır.

Sözün özü bir şampiyonluktan çok daha fazlasıdır Eskişehir Basket’in şampiyonluğu…

Eskişehirspor ne yapmalı

En kritik dönemlerde elimi başımın arasına alıp ne yapmalı sorusunu kendime yöneltirim. Başım ile ellerim ayrıldığı zaman öncelikle “sakin ol” derim kendime.
Sorun ne olursa olsun, stres ne kadar ağır olursa olsun, sakinliğe sığınırım.

Eskişehirspor’da Pazar günü oynanacak karşılaşmada ne kadar stresli olursa olsun sakin olmak zorunda. 90 dakikanın her saniyesinde bu sakinliğini korumak zorunda.
Taraftarlara da aynı görev düşüyor.

Bu arada Halil ve Jahoviç’e de dikkat edilirse mükemmel olur.

Başarılar dileriz falan filan

Hani o 90 dakika boyunca tribünleri doldurup, başarı dileklerini boğazları yırtılıncaya kadar patlatanlar varken, hatırı sayılır mali güce sahip kişilerin “Eskişehirspor’umuza başarılar diliyoruz” sözleri var ya; biraz çiğ, biraz yavan, biraz gayrı samimi duruyor. Eminim ki biraz daha düşünmeleri halinde Eskişehirspor’un başarısı için istemekten öte bir yol bulabilirler.