“KÖTÜ GİDİŞİ DURDURUN”

Türk Sağlık-Sen, Sağlık Bakanlığı’na seslenerek, Bakanlığın önümüzdeki günlerde açıklamaya hazırlandığı 'Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği' ile ilgili endişelerini dile getirdi.

Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Hüseyin Kararman, Sağlık Bakanlığı’nın açıklayacağı ‘Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’ ile ilgili endişelerini dile getirdi.  Kararman, yapılacak değişiklikle ilgili sendikaların, derneklerin düşüncelerine müracaat edilmeden ‘ben yaptım oldu’ mantığı ile hareket edilmemesi gerektiğine işaret etti.  Yeni taslakta aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarını zor durumda bırakacak uygulamalar olduğuna dikkat çeken Kararman, yönetmeliğin getirdiği düzenlemeler hakkında bilgi verdi.
YÖNETMELİK NE GETİRİYOR?
Kararman’ın açıklamasına göre Sağlık Bakanlığı'nın yayınlamayı düşündüğü yeni yönetmelik şunları beraberinde getiriyor: 
-Aile hekimlerinin maaşlarında yüzde 40'a varan kayıp ortadayken, ödeme üst sınırını 3500'e çekerek ücretlerin tekrar kesilmesini;
-Ulaşılamayacak performans kriterleri koyup ek ücret keserek üçüncü kez cezalandırmayı;
 -Yıllardır enflasyon karşısında eriyen ücretlendirme politikasının düzeltilmek yerine daha da bozulmasını;
 -Hasta memnuniyeti açısından en yüksek yüzdelere ulaşmış bir meslek grubunun, popülist bir yaklaşımla daha da sıkıştırılarak "memnuniyet kriterini performansa yansıtacağız" sözleriyle tehdit edilmesini, 
-Hasta memnuniyeti kriteri ile bilimsel sağlık hizmetinin çoğunlukla doğru orantılı olmadığı, bunun haksız, hukuksuz ve gereksiz işlemlere, ilaç ve hizmet israfına yol açacağı gerçeğinin göz ardı edilmesini;
 -Türk Ceza Kanunu'nda ve meri mevzuatta örneği olmayan katlamalı ceza uygulamasının, yeni yönetmelikle aile hekimliği sistemine sokulmaya çalışılmasını;
-Aile sağlığı merkezlerinin idamesinde kullanılan cari ödemelerin azaltılarak verilen hizmet kalitesinin de düşürülmeye çalışılmasını;
-İzinler, emeklilik hakları, yıpranma payı gibi yaşamsal özlük haklarımızda hiçbir değişiklik yapmayan, ilerleme sağlamayan, sürekli geriye götüren yasal düzenlemeler yapılmasını;
 -Vatandaşlara kendi sağlıklarının korunması yönünde hiçbir sorumluluk verilmeden, üstelik kişilerin sağlığına izinsiz müdahale anayasal olarak mümkün değilken; aile hekimlerinden hizmet almayı tercih etmeyenlerin sağlık verileri izlem ve taramaları ile ilgili olarak yine aile hekimliği çalışanlarının sorumlu tutulmasını;
 -Aile sağlığı merkezlerindeki yetersiz personel sayısıyla uygulamadaki iş yükünün altından kalkılamazken ve yıllardır personel sayısının arttırılması istenirken, yeni iş yükleri ekleyip personel sayısının arttırılmamasını kabul etmiyoruz.
 
Haberler