Eskişehir için bir istisna:

Yüksel Akpınar yazdı...

Bugüne kadar gelen sürede yayınlanan yazılarım genel ölçekli konulara değinmekteydi. Bu yazı Eskişehir özelinde benim önem verdiğim içeriğinden dolayı bir istisna olarak yayınlanıyor. Önümüzdeki süreçte yine genel ölçekli konulara değineceğiz. Aslında istisnanın gerekçesi, bu konunun es geçilmemesini gerekmesinden kaynaklanıyor.

Son iki yıldır şehirdeki farklı kurum kuruluş ve onların temsilcileri tarafından Eskişehir kırsalında, başta Alpu merkezli olmak üzere devam eden tartışmalar hala güncel sayılır. Termik santral ve Uraysim projeleri... Termik santrale şehir topyekûn karşıyken, Uraysim farklı görüşlerle hem bazılarınca sahiplenildi, hem de karşıt fikirdekilerce istenilmedi. Neticede her iki projeninde artık dosya kapakları kapalı.

Peki; üçüncü bir göz, üçüncü bir bakış açısıyla bu bölgenin ekonomik katma değeri sadece toprağın işlenmesine bağlı olarak mı bırakılmalı yoksa alternatif bir başka seçenek olabilir mi? Eskişehir buna muktedir mi? Cevap elbette. Hem katma değerin artacağı hem de orta ve uzun vadede şehre katkı sağlayacak bir girişim için Eskişehir’de her şey mevcut. Üç üniversitesi olan, sanayisi atılım yapan, belediyeleri üretken olan bir şehir organizasyonu kararlı olduğunda, merkezi yönetimin de desteğiyle birçok şey başarılır.

 İstisnai bu yazıdaki öneri; ‘tarım teknokenti’ olarak bu bölge için bir proje başlatılabilmesi meselesidir. Örneğin, böyle bir tarım teknokentinde faaliyet olarak; a-)toprağın işlenmesi teknikleri ve teknolojileri, b-)tohumculuk teknikleri ve teknolojileri, c- )ormancılık teknikleri ve teknolojileri, d-)sulama-gübreleme teknikleri ve teknolojileri, e-)biokütle değerlendirme teknikleri ve teknolojileri, f-) ilaç üretimi ve ilaçlama teknikleri ve teknolojileri, g-) paketleme- lojistik teknikleri ve teknolojileri, h-) dikey tarım teknikleri ve teknolojileri, ı-)tarımsal işletme yatırım ofisleri, i-) tarımsal enerji tedariği gibi ve daha bir çok alanda ‘Ar-Ge ve Kalite’ odaklı çalışma yapabilecek yarı kamusal ve özel iştirakçi firmalar yaratılması neden söz konusu olmasın? Kısa vadeli değil, uzun vadede bu yapının oluştuğunu ve bölgemizin bu şekilde merkezileştiğini düşünün, böyle bir katma değer neden Eskişehir’de yaratılamasın.

Bugün Dünya’da tarım yönelimi, hem idari hem teknolojik hem de nitelikçe başarılar sayesinde bazı ülke ve bölgelerin trend belirleyebildiği bir endüstrileşmeye gitmektedir. Biz 20. yüzyıldan kalan alışkanlıkları terk edip , tıpkı sanayide olduğu gibi tarımda da yenileşimi sağlamalıyız. Şehrimiz böyle bir odaklanma için; insan kaynakları, sanayi altyapısı, akademik gelişmişlik ve diğer yerel dinamikler bakımından bu atılımı yapmaya müsaittir. Tekil olarak kurumsal gelişmişlik veya bireysel başarılar ancak belli ölçüde şehre yansır; önemli olan büyük organizasyon kurarak doğrudan ya da dolaylı neredeyse bütün bölgeyi buna paydaş etmektir.

 Not: Bu yazıda eksik olan, bu tür projeler için gerekli Ankara’daki siyasi tamamlayıcılardan kasıtlı olarak bahsedilmemiştir.. Bu tür atılımların şehrimiz için gerçek olması dileğiyle..

Haberler