Anadolu Üniversitesi'nden gündeme oturan o soru ile ilgili açıklama

Açıköğretim sınavında sorulduğu iddia edilen soru ile ilgili açıklama geldi. Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü: "Açıköğretim sisteminde bulunan bin 200'ün üzerinde ders kitabına ve buna bağlı olarak yaklaşık 10 bin üniteye dair yaklaşık 400 bin farklı alıştırma sorusu öğrencilerimizin çalışmalarına destek amacıyla sunulmaktadır. İddialara konu olan soru da bu 400 bin alıştırma sorusundan biridir ve Açıköğretim sistemi sınavlarında kullanılan bir soru değildir" ifadelerini kullandı.

Açık öğretim sınavına giren adaylara sorulan soruda, şıklarda verilen hangi mesleğin “kadının evde yaptığı işlerle uyumlu ya da evdeki sorumluluklarını aksatmayan” meslekler arasında yer almadığı soruldu.

Sorulan bu soru Melda Onur’un gündeme getirmesinin ardından sosyal medyada oldukça fazla tepkiye neden oldu.

Anadolu Üniversitesi (AÜ) Rektörlüğü, çeşitli medya organlarında yayınlanan 14-15 Nisan'daki Açıköğretim sınavlarında yer aldığı iddia edilen sorunun, "kitaptaki alıştırma sorusu"ndan olduğunu bildirdi.

AÜ Rektörlüğünden yapılan yazılı açıklamaya göre, eski bir milletvekilinin sosyal medya hesabından paylaşılan ve çeşitli medya organlarında 14-15 Nisan'da yapılan Açıköğretim sınavlarında sorulmuş gibi gösterilen soruya ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

Bahar dönemi itibarıyla 1 milyon aktif öğrenciye hizmet veren AÜ Açıköğretim sisteminin, kitap ve sınav hizmetlerinin yanı sıra 20'ye yakın farklı türde öğrenme malzemesini öğrencilere sunduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Açıköğretim sisteminde bulunan bin 200'ün üzerinde ders kitabına ve buna bağlı olarak yaklaşık 10 bin üniteye dair yaklaşık 400 bin farklı alıştırma sorusu öğrencilerimizin çalışmalarına destek amacıyla sunulmaktadır. İddialara konu olan soru da bu 400 bin alıştırma sorusundan biridir ve Açıköğretim sistemi sınavlarında kullanılan bir soru değildir. AÜ Açıköğretim sistemi kitap yazım sürecinde ülkemizin birçok farklı kurumunda görev yapan ve alanlarında uzman olan 10 bine yakın yazar ve editör görev almaktadır. Öğrencilerimize e-Kampüs öğrenme yönetim sistemi üzerinden sunduğumuz öğrenme malzemeleri ise Anadolu Üniversitesi bünyesinde görevli 2 bin 500'e yakın akademik personel tarafından bu kitaplar temel alınarak üretilmektedir."

Açıklamada, dün basında ve sosyal medyada yer alan konunun, "Etkili İletişim Teknikleri" kitabında bir kadın yazar tarafından yazılan "Etkili İletişim ve Toplumsal Cinsiyet" ünitesinde geçtiği aktarılarak, şunlar kaydedildi:

"Ünitenin konusu, sözlü ve sözsüz iletişimde toplumsal cinsiyet farklılıklarıdır. Söz konusu soru, e-Kampüs ortamında sadece bu dersi alan öğrencilerimize sunduğumuz 'Çözümlü Sorular' malzemesi içinde yer almaktadır. Kitap içinde bu sorunun üretildiği ve kaynağı verilen metinde şu ifade yer almaktadır: Her kültürde kadın ve erkek olmaya dair beklentiler ve değerler bulunmaktadır. Bu değerler bir erkek ve kadın modelinin oluşmasını sağlar. Kadın ve erkek arasındaki farklılıklar derin bir ayrışmaya dayanmaktadır. Bu ayrışma ataerkil toplumlarda daha da fazladır. Çoğunlukla iki cins, toplumsal yapılanma içinde birbirinin karşıtı olarak sınıflandırılır. Ataerkil toplumlarda başat olan geleneksel ideolojinin cinsiyetçi iş bölümü, kadını ev işlerinden ve çocuk bakımından sorumlu tutar. Böylece, eve bağımlı hale getirilen kadın, toplumsal üretime katılmaktan uzaklaşır ve küçük yaşlardan itibaren öğretilip, benimsetilen toplumsal cinsiyet kalıplarına uyum sağlar (Arat, 1994: 45). Eş deyişle, erkek kamusal alanla, kadın ise özel alanla ilişkilendirilir. Davranış ve karakter olarak, erkeklerin hırslı, güçlü, kararlı, risk alan, bağımsız, rasyonel, aktif ve atak olması, kadınların ise şefkatli, neşeli, sevecen, duygulu, duyarlı, yumuşak nazik, sadık, sabırlı, anlayışlı olması beklenir (Leathers, 1997: 308)."

- Söz konusu soru öğrenme malzemeleri arasından kaldırıldı

Pek çok kültürde ve toplumda olduğu gibi Türk toplumunda da kadının çocukların bakımından, evin idaresinden sorumlu olması beklendiği kaydedilen açıklamada, dolayısıyla kadının yaşam alanının ev, başka deyişle özel alan olduğu yargısının yaygın olduğu bildirildi. 

Açıklamada, bu yargının izlerinin, kamusal alanda kadınlar için uygun görülen meslek gruplarında ve kadınların istihdam oranlarında da sürülebileceği belirtilerek, şunlara yer verildi:

"Kadınlar daha çok evde yaptıkları işlerle uyumlu ya da evdeki sorumluluklarını aksatmayacak hemşirelik, hasta bakıcılık, ev temizliği ya da öğretmenlik gibi işlere yönlendirilir. Metinde de açıkça görüleceği gibi, söz konusu soru cinsiyetçi bakış açısına göre kadın ve erkek rollerine ilişkin tartışma bağlamında kullanılmıştır. Ancak soru, kitabın bağlamından ve sadece bu dersin malzemelerinin sunulduğu öğrenme ortamından bağımsız olarak incelendiğinde kadınlarımıza karşı olumsuz bir bakış açısını yansıttığının düşünülmesi doğaldır. Aslında ünite metninde ve bu soruda hedeflenen de bu cinsiyetçi bakış açısının yanlışlığının sorgulanmasıdır. Bu çerçevede, ileride de doğabilecek yanlış anlaşılmaları önlemek amacıyla söz konusu soru öğrenme malzemelerimiz arasından kaldırılmıştır. İnternet ortamında yayınlanan haber ve benzeri paylaşımlara yönelik her türlü yasal hakkımızı saklı tutarak, kadın haklarına ve cinsiyet eşitsizliğine yönelik hassasiyetimizi bir kere daha vurguluyoruz."

Haberler