KÜRSÜYE ÇIKIP KONUŞMAKLA OLMUYOR

 

CHP İl Örgütü, geçen hafta startını verdiği Pazar toplantılarına bu haftada devam etti. Parti İl binasında gerçekleşen toplantıya CHP İl Başkanı Sinan Özkar, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Odunpazarı İlçe Başkanı Akın Sallarel, İl Gençlik Kolları Başkanı Deniz Demirbilek ile partililer katıldı. Toplantının gündemini hükümetin Suriye politikası ve yeni anayasa ile başkanlık oluşturdu.
“Hiç bu kadar aciz duruma düşmemiştik”
Hükümetin dış politikasını eleştiren Özkar, “Türkiye, cumhuriyet tarihi boyunca dış politikada hiç bu kadar aciz ve güçsüz duruma düşmemişti. Bu kadar kaypak, ne dediğini bilmeyen bir dış siyaset yürütülemez. Dış siyasette bir tutarlık olması gerekir. Diplomasi, diplomatik nezaket ve diplomatik dil ile yürütülür” dedi.
“Bunun adı faşist diktatörlüktür”
Dış politikada iflas eden hükümetin, düştüğü bataktan çıkmak için anayasada değişiklik yapmaya çalıştığını savunan Özkar, “Anayasa değişikliği ile getirilen şey parlamenter sistemin ortadan kaldırılması, faşist bir diktatörlüğün alenen ilan edilmesidir. Demokrasinin temel prensibi güçler ayrılığıdır. Yasama, yürütme, yargı. Yasama, yürütme ve yargıyı tek elde toplarsanız bunun adı faşist diktatörlüktür. Anayasa Mahkemesi’nin 3/2’si cumhurbaşkanı, diğer üyeleri ise parlamento tarafından atanıyor.  Böyle bir facia olmaz. Anayasa Mahkemesi’nin üye yapısı bu hale getirildikten sonra Meclis’in yasama yetkisi adeta elinden alınıyor. Meclis tamamen işlevini yitiriyor” diye konuştu.
“Bu asla demokratik bir sistem değil”
 TBMM’ye sunularak, komisyon görüşmelerine başlanan Anayasa değişiklik önerisinde 550 olan milletvekilinin 600’e çıkarıldığını anlatan Özkar, “550 beslerken 600 besleyeceğiz. Ama hiçbir işe yaramayacak. Milletvekilinin yeni getirilen anayasada hiçbir fonksiyonu yok. Bakanlar ya da cumhurbaşkanı yardımcısı denilen o yapıya gensoru önerisi veremezsiniz. Mecliste gensoru dolayısıyla o bakanın, o cumhurbaşkanı yardımcılarının sorumluklarını tartışamazsınız. Yanlışlarını tartışamazsınız. Meclis atanan o kişiyi düşüremez. Yasama yetkisi cumhurbaşkanının tekeline veriliyor. Kanun Hükmünde Kararname çıkarabiliyor. Kanun Hükmünde Kararnameler eğer 1 ay içerisinde mecliste görüşülmezse yasa haline geliyor. Bu asla demokratik bir sistem değil. Padişahlık sistemi. Padişah fermanı yazdırıyor. Mühürlüyor. Resmi Gazete yayınlıyor ve yürürlüğe giriyor. Böyle bir düzen, böyle bir demokrasi olmaz” ifadelerini kullandı.
“Bu bir parti meselesi değildir”
Anayasa değişikliği konusunda Meclis’teki milletvekillerine önemli görevler düştüğünü aktaran Özkar, “Anayasa değişikliği konusunda akıl ve vicdan sahibi olan milletvekillerinin AKP’li de olsa, MHP’li de olsa buna karşı duracaklarını düşünüyorum. Yeter ki milletvekillerinin iradesi oy kabinlerinin başında ipotek altına alınması. Hiç kimse, hiçbir vicdan buna evet diyemez. Ülkemizin yok oluş sürecidir bu. İyi kötü işleyen parlamenter sistemimizin ortadan kalkması, hukukun ortadan kalkması ve faşist bir diktatörlüğün kurulmasına hizmet etmektedir. O yüzden biz bütün mücadelemizi bu anayasa değişikliğinin geçmemesi için vereceğiz. Bütün üyelerimiz, mahalle temsilcilerimiz, sandık çevresi sorumlularımız sahada faşist diktatörlüğe izin vermeyeceğimizi milletimize anlatacağız. Bu bir parti meselesi değil. Ülkenin varlık sorunudur. İktidar ve Bahçeli dışında tüm muhalefetin buna karşı durması gerekiyor” dedi.
“En büyük yanlışı bu iktidarı ayakta yapmakla yapıyoruz”
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ise toplantıda yaptığı konuşmasında, Türkiye’nin zor günlerden geçtiğine dikkat çekti. Kurt, “Türkiye’nin en önemli sorunu terör. Terör kimden gelirse gelsin lanetliyoruz. ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ diyen bir önderin torunları olarak bu cümlenin ne kadar önemli olduğunu yaşayarak öğreniyoruz. Suriye’de, Irak’ta yanlış yaptık. Başka yerlerde de yanlış yapıyoruz. Yapacağız da. Bu böyle giderse. Ama en büyük yanlışı bu iktidarı ayakta yapmakla yapıyoruz. Hala ilkesiz, hala ne yaptığını bilmeden Türkiye’yi taahhütler altına, borçlar altına ve yanlışlar içerisine sokuyor. Biz Türkiye’nin demokrasi ve barış içerisinde yaşamasını istiyoruz” dedi.
“Herkesi bu anayasaya ‘hayır’ demeye ikna etmeliyiz”
Anayasa referandumu ile ilgili de konuşan Kurt, “Keşke Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde özgür, namuslu, korkak olmayan, cesur olan milletvekillerinin bunu reddedebileceğine inanabilsem. Ama maalesef evet çıkacak gibi duruyor. Bütün iş halkta. Bütün iş Cumhuriyet Halk Partililerde. Bu sadece Cumhuriyet Halk Partililerin sorunu değil.  Herkesi bu anayasaya ‘hayır’ demeye ikna etmeliyiz. Bu anayasaya evet çıktığı takdirde artık Türkiye Cumhuriyetinin ruhuna Fatiha deriz. Başka bir noktaya doğru geliriz. Şuanda yetkisi olmadan bunları yapanlar, o yetkiyi aldıktan sonra kim bilir neler yaparlar” ifadelerini kullandı.
Çakıcıer sert çıktı
CHP Odunpazarı eski İlçe Başkanı Erdal Çakıcıer, toplantıda söz alarak, Pazar toplantılarını başlattığı için İl Başkanı Özkar’a teşekkür etti. Çakıcıer,  Tepebaşı İlçe Başkanı, belediye başkanları ve milletvekillerinin toplantıya katılmamasını eleştirerek “Burada sadece Odunpazarı temsil eden arkadaşların olması yetmez. Biz Eskişehir’i konuşuyoruz. Belki bir ay sonra Eskişehir’in kaderini değiştirecek bir çalışmanın içerisine gireceğiz. Tepebaşı ilçe başkanımızı ve yöneticilerimizi burada görmek istiyoruz. Biz yerel yönetimlerde iktidarız. Belediye başkanlarımızı burada görmek isteriz. Her hafta 3 milletvekilimizden hiç olmazsa bir tanesini burada görmek isteriz. Parlamentoda yapılan çalışmaları, gelişmeleri milletvekillerimizin aracılığıyla Eskişehir’e ve partililerimize duyurulmasını istiyoruz. İl Başkanı ve yönetimine bu konuda gayret göstermesini istiyoruz” dedi.
“Birlik olmayı başarmak zorundayız”
Birlik ve beraberlik çağrısında bulunan Çakıcıer, “Ülke bu durumdayken hiç kimse kendi hırslarına yenik düşerek farklı tavır sergilemeye hakkı olamaz. Birlik olmayı başarmak zorundayız. Kürsüye çıkıp beraber olalım demekle olmuyor. Eğer duyarlıysak, bu şehirde yöneticiysek ve birlikte olmak istiyorsak, birbirimizin hatalarını tolere ederek birlikte olmalıyız. Kendi hırslarımıza yenik düşerek savrulamayız. Yönetici isen, CHP’yi temsil ediyorsan böyle bir tavır takılamaz” dedi.