Bizim payımıza bu düştü içimiz rahat

Son KHK’larla görevlerinden ihraç edilen Yrd. Doç Dr Pelin Yalçınoğlu ve Yrd. Doç.Dr Kıvılcım Turanlı sorularımızı yanıtladı. Ülkede yaşananlardan pek çok kişinin olumsuz yönde etkilendiğini belirten ikili “bizim payımıza da bu düştü içimiz rahat” diye konuştular.

Bizim payımıza bu düştü içimiz rahat
10 Şubat 2017 Cuma 11:35

Kanun Hükmünde Kararname ile üniversitedeki görevlerinden ihraç edilen Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Pelin Yalçınoğlu ve  Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı ile KHK ihraçlarını değerlendirdik.
 
BİZ YANLIŞ BİR ŞEY YAPMADIK
 
Yaşanlar ile ilgili olarak neler söylemek istersiniz?
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı;  Neler hissettiğimizi söylemek zor. En önemlisi biz gülüşümüzü kaybetmedik. Daha da önemlisi yanlış bir şey yapmadık.  Şunu vurgulamak gerekirse ortada bir sorun vardı. Ortada sorunun ötesinde bir savaş vardı. Biz bunun durmasını istedik. Biz barış istedik ve bir imza attık. Bir sürü bedeller ödendi. Biz bunu durdurmak istedik ve bir imza attık, işimizden olduk. İşimizden olduk mu? Akademi bizi attı mı? Bizim içimizdeki akademi gitti mi? Orası tartışılır. Benim adıma şüpheli öyle söyleyebilirim.
 
BEKLİYORDUK, ÇOK ŞAŞIRMADIK
 
Nasıl hissediyorsunuz?
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı; Genel bir hüzün var. Yaptığımız bir işin öğrenciler ile olma kısmı var. Onu özleyeceğim kesin. Burukluk var; hazırdık, bekliyorduk, şaşırmadık.
 Yrd. Doç. Dr.Pelin Yalçınoğlu;
Kendimi iyi hissediyorum; her KHK'da bekliyorduk aslında. O nedenle çok şaşırmadık. Tabi ki üzüntüden çok bir kızgınlık, bir öfke hissediyorum. Üzülmüyorum. Çünkü zaten 1 yıldır bize çeşitli şekillerde mobing yapılıyordu.
 
YALNIZLAŞTIRILDIK
 
Bu süreçte üzerinizde ne gibi baskılar vardı?
Yrd. Doç. Dr.Pelin Yalçınoğlu; Hepimiz belli oranlarda yalnızlaştırıldık; projelerimiz onaylanmadı, öğrencilerimiz bizden alındı, tekrar geri verilmedi bu tür şeyler oldu ya da ismimizin olduğu etkinlikler iptal edildi. Üniversitede vermek istediğimiz konferanslar, toplantılar engellendi. Daha fazlasını da bekliyorduk zaten. Bunlarla kalınmayacağını, üniversitede kalınca ciddi bir mobing ile karşı karşıya kalacağımızı biliyorduk. Hem yaşamaya başlamıştık bu durumu, hem de daha fazlasının olacağını biliyorduk. Bu açıdan biraz daha rahat hissediyorum kendimi çünkü daha fazla bir şey yapamayacaklar.
 Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı; Bizimle arkadaş olanlar,  bize destek olan memur arkadaşlar,  bizimle birlikte olmak isteyen asistan arkadaşlara da çeşitli eziyetlerin yapıldığını duyduk. Yer değiştirmeler oldu, sürgünler oldu; bu bizim yüzümüzden olmadı. Bizi yalnızlaştırmak için etrafımızdakilere yöneltilen baskı politikaları oldu. Tez öğrencileri verilmeyen arkadaşlarımız oldu. Bu tarafından baktığımızda evet bir rahatlama söz konusu çünkü daha fazlasını yapamayacaklar. Biz hukukla mücadele edeceğiz onlar gibi değiliz.
 
ÜRETMEYE DEVAM EDECEĞİZ
 
Bundan sonraki süreç ile ilgili bir tahmininiz var mı?
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı;  Akademiyi bizden atamayacaklar; biz yine okumaya, yazmaya, üretmeye devam edeceğiz. Bunun bir iş sıfatının altında olmaması dışında bir fark olmayacak. Bu devam edecek. Bugün çok destek oldu insanlar, bu çok önemli bizim için.  Biz barış istiyoruz, kimsenin cenazesi sokakta kalsın istemiyoruz. Kimsenin çocukları bombalarla katledilmesin. Bunu söylemeye de devam edeceğiz.
 Yrd. Doç. Dr. Pelin Yalçınoğlu; Çok net planlarımız yok. Üniversitenin içerisinde bir iş sahibi olmak bize başka yükümlülükler de getiriyordu. O yükümlülüklerin olmadığı bir yerde daha özgür düşüneceğiz,  istediğimiz şeyleri yazıp çizeceğiz.
 
HİÇBİR MAHKEME KARARI YOK
 
Neyle suçlandığınızı biliyor musunuz?
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı; Dünyanın hiç bir yerinde barış istemek suç değildir. Barış bir insan hakkıdır. Bunu alanıma dayanarak da söyleyebilirim. Bunu suç gibi göstermeye çalışanlar barıştan korkanlardır; açık ve net.
Yrd. Doç. Dr. Pelin Yalçınoğlu; Hiçbir mahkemenin böyle bir kararı yok; bunu unutuyoruz bir taraftan. Bizim hakkımızda üniversitede açılan soruşturma sırasında da aslında biz bunu defalarca söyledik Üniversitelerin böyle bir soruşturma açmaya yetkisi yoktu. Bildiri imzalamak yada barış talebinde bulunmak suç değildi zaten.  Buna rağmen üniversite rektörleri savcılık, hakimcilik oynamak istediler ve kendi kendilerine bunu bir suç olarak kabul edip buradan işlem yapmaya kalktılar.  Henüz bu bildiriye imza attıkları için mahkemeler tarafından cezalandırılmış, bunun suç olduğunu söylemiş bir mahkeme ya da bir kişi yok. Böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde suç değildir.
 Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı;
Varsayın ki bu bir suç eyvallah... Yasalarla diyelim ki bu bir suç, hukuken yine bir suç olmayacak, insan hakları açısından baktığımızda bir suç olmayacak, dahası bugün Cem Hoca (Prof. Dr. Cem Kaptanoğlu)  Hoca çok güzel bir şey söyledi; ‘biz olağanüstü bir şey yapmadık, her insanın söylemesi gerekeni söyledik. Herkesin aslında duyması gerekeni söyledik. Savaş istemiyoruz. Barış istiyoruz ve bunu isterken bu ülkede insanlar ölsünler, katledilsinler istemiyoruz.” Talebimiz o zaman da buydu, şimdi de bu.
 
DAYANIŞMA DERSLERİ DEVAM EDECEK
 
Önümüzdeki süreçte bir platform altında toplanacak mısınız?
Yrd. Doç. Dr.Pelin Yalçınoğlu; Biz geçen yıl Mayıs ayında ''Eskişehir Dayanışma Dersleri'' diye bir seri açık ders yapmaya başlamıştık zaten. Bir çeşit platform başlatmıştık. O hala devam ediyor. Ona devam edeceğiz.
 
BİZİ ÖĞRENCİLERİMİZDEN İHRAÇ EDEMEZLER
 
Peki, öğrencileriniz bu yaşananları nasıl karşıladı?
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı;  Öğrencilerimiz çok güzeller; mesaj atarak, yanımıza gelerek bize destek oluyorlar. Bu da bizim yanlış yapmadığımızın göstergesi diye düşünüyorum. Bizi öğrencilerimizden ihraç edemezler.
 
UMUDU KORUMAK GEREK
 
Referandum sonucu ‘hayır’ çıkarsa sizi nasıl etkileyecek?
Yrd. Doç. Dr. Pelin Yalçınoğlu; Herhangi bir şey tahmin etmek uzun zamandan beri mümkün değil. Hayır, çıkarsa hepimiz biraz rahatlayacağız sanırım; bir direnç olduğunun somut bir göstergesi olacak.  Hayır, kararı OHAL'i kaldırırsa birçok kişi için hukuk yolları biraz daha açılacak diye düşünüyorum.
 Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı; Hayır kararı önemli bir gösterge olacaktır ama referandumun sonucu ne olursa olsun umudu korumak gerek diye düşünüyorum. Çünkü çok açık hukuksuzlukta bir istikrar yok. Bunların değişmesi yönündeki mücadeleye umut vereceği kesin. Öğrencilerimizi özleyeceğimiz kesin ama bildiri imzalamak ile ilgili bir pişmanlık yaşamıyoruz önemli olan da bu.
 
 İÇİ RAHAT OLMAYANLAR BAŞKALARI, BİZ DEĞİLİZ
 
Yrd. Doç. Dr.Pelin Yalçınoğlu; Attığımız imzaya karşı aldığımız tepki failin kim olduğunu ortaya çıkarıyor zaten. Şaşıracak bir şey yok.
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı; Cezaevinde birçok gazeteci var. Birçok insan haksız, hukuksuz biçimde cezaevlerinde. Sokakta görüşlerini dile getirdiği için dayak yiyen insanlar var. Bu da bizim payımıza düşen. Neden başımıza geldi diye bir düşünce içinde değiliz. Pişmanlık içinde değiliz içimiz rahat. İçi rahat olmayanlar başkaları. biz değiliz.
 
 HİÇBİR KÖTÜLÜK SONSUZA KADAR SÜRMEZ
 
Bu süreç sonucunda üniversitelere tekrar döneceğiniz düşüncesi var mı içinizde?
Yrd. Doç. Dr. Kıvılcım Turanlı; Üniversitelere dönelim, dönmeyelim hiçbir kötülük sonsuza kadar sürmez. Değerli hocam Mithat Sancar'ın söylediği gibi ‘hiçbir baskıcı rejim kendisine biçtiği ömrün yüzde birini bile yaşayamamıştır’ çok önemli bir tespit bu. Biz üniversitelere dönelim dönmeyelim elbette bu kötülük son bulacak. 
Yrd. Doç. Dr.Pelin Yalçınoğlu; Hukuken döneceğiz ama kalır mıyız, orda durmak ister miyiz bu başka bir mesele.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.